“`html
Türkiye’nin Suriye Politikasına Yönelik Yorumlar
Fidan, Katar merkezli Al Jazeera televizyonuna Ortadoğu’daki güncel gelişmeleri değerlendirdi.
ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump’ın Suriye’deki iktidar değişikliği ile ilgili Türkiye’nin rolüne dair iddialarına yanıt veren Fidan, bu durumu “ele geçirme” olarak nitelendirmenin büyük bir hat olduğuna dikkat çekti. “Suriye halkının iradesinin yönetimi ele almasıdır bu,” diye ekledi.
Fidan, “Suriye’yi yönetecek gücün Türkiye’yle olduğuna dair bir ifade kullanılmasını doğru buluyor musunuz?” sorusunu, “Biz böyle bir iddiada bulunmuyoruz. Bölgedeki yaşananlardan mutlaka ders çıkarmalıyız,” şeklinde yanıtladı. Tahakküm kültürünün bölgenin geleceğine tehdit olduğunu vurguladı.
YPG’yi PKK’nın bir uzantısı olarak değerlendiren Fidan, Türkiye için önemli bir tehdit oluşturduğunu ve YPG’nin kontrol ettiği bölgelerde varlık gösterme çabalarını sürdürdüğünü belirtti.
Fidan, YPG’nin Batı’ya DEAŞ’la mücadele eden bir grup olarak kendini lanse etmeye çalıştığını ifade ederek, “Bu durumu gerçek kimliklerine aykırı olarak görüyorum,” dedi.
ABD Savunma Bakanı Ash Carter’ın 2016’daki Kongre’de YPG ile PKK arasındaki bağlantıyı kabul ettiğini hatırlatan Fidan, Türkiye’nin ABD’den bu konuda destek kesme çağrısında bulunduğunu belirtti.
Fidan, “İlişkilerimiz hala devam ediyor,” diyerek ulusal çıkarlar doğrultusunda hareket edilmesi gerektiğini vurguladı.
Türkiye’nin Suriye’de askeri hamle yapacağı yönündeki iddialar üzerine, Fidan, yeni yönetimin Suriye’nin geleceği için belirleyici olduğunu kaydetti.
“Kürtlerin de asli memleketlerinde yaşamalarını istiyoruz,” ifadesini kullanan Fidan, tüm toplumların yerlerinde huzur içinde yaşamasını arzuladıklarını belirtti.
Türkiye’nin Suriye’deki askeri varlığının iki temel sebebi olduğunu ifade eden Fidan, birincisinin kitlesel göçü engellemek, ikincisinin de terörle mücadelenin olduğunu vurguladı.
Fidan, Suriye’de istikrar sağlama yolunda doğru adımlar atıldığına dikkat çekti.
Suriye’deki yeni yönetimle temasa geçildiğini aktaran Fidan, ülkesine dönmek isteyen Suriyeli mültecilerin arzularının memnuniyetle karşılandığını belirtti.
“Ancak henüz dönüş için zamanın geldiğini düşünmüyorum,” diyerek, sürecin takip edilmesi gerektiğini kaydetti.
Fidan, Suriye halkının acil ihtiyaçlarının olduğunu ve bu sorunların ötelenemeyeceğine vurgu yaptı.
Bölgedeki devlet kurumlarının tekrar işler hale getirilmesi gerektiğini belirten Fidan, Türkiye’nin Suriye’deki ulusal çıkarlarını gözeterek doğru adımlar atacağını ifade etti.
Fidan, “Türkiye’nin bölgede herhangi bir tahakküm peşinde olmadığını ve bu izlenimin oluşmasını istemediğini” belirtti.
Kapsayıcı bir hükümetin kurulması gerektiğini vurgulayan Fidan, DEAŞ ve PKK’nın işbirliğinden uzak durması gerektiğini dile getirdi.
Bakan Fidan, Türkiye’nin Suriye politikasının gerek ABD gerekse Avrupa Birliği ile ilişkilerinde belirleyici olacağını ve bu süreçte dikkatli adımlar atılması gerektiğini kaydetti.
Fidan, “Netanyahu hükümeti, bölgedeki güvenliği tehdit eden bir yönetimdir,” diye ekleyerek, Suriye halkına karşı saygısızlık olarak gördüklerini ifade etti.
“Suriye’nin geleceği için tüm uluslararası aktörlerle birlikte çalışmalıyız,” diyen Fidan, bölgedeki barışın sağlanması için işbirliğinin şart olduğunu belirtti.
“`
